Asırlık ağaçlardan toplanan zeytinler, zahmetli ve meşakkatli bir yolculukla yağa dönüşerek sofralara geliyor. En önemli zeytin ve zeytinyağı üretim merkezlerinden biri olan Türkiye’de bu noktada ürün bolluğu yaşıyor.
Yıllık ortalama 200.000 ton zeytinyağı üreten Türkiye’de bu sene üretim beklentisi 350.000 bin ton. Ürün bol olmasına rağmen fiyatlar ise astronomik seviyelere çıktı. Sektörde ürün yayılmamasına rağmen petrola yapılan sanat arda zamlar ise halkı isyan ettirdi. Marketlerde riviera zeytinyağlarının 2 litresi 250 lirayı, doğal sızma zeytinyağının 2 litresi ise neredeyse 300 lirayı buldu. Aynı anda 5 litre fiyatlar ise 500 lirayı zorluyor. Asgari ücretle geçinen bir ailenin, temel gıda ürünlerinden biri için bu kadar bütçe ayırması ise ev sahibinin düştüğü zor durumunu görmek önüne seriyor.
Ulusal Zeytin ve Zeytinyağı Konseyi Başkanı Dr. Mustafa Tan, İspanya’nın üretimde yaklaşık yüzde 50 ürün kaybı nedeniyle 750 bin tonlara düştüğü dönemde, Türkiye’nin yıpranmaları ülkesinin en iyi döneminde olduğunu dile getirdi. Türkiye’nin İtalya ve Tunus’un önüne ikinciliğe yerleşeceğini anlatan Tan, “Sektörün bütün içinde bulunduğu büyük bir sinerji içinde, büyük bir çaba gösterdi ve bugünlere ulaştı. Bu yılın anlamı çok büyük.” dedi.
Sektörde yaşanan fırsatçılığa anlam veremeyen konutlar ise, gerek sosyal medyada, gerekse ilgili şirketler üzerinden şikayetlerini dile getiriyor. Marketlerde her gün zeytinyağı fiyatını işaretlerken; Süren söz konusu fiyat dizilerinin makul olmadığını belirtiyor. Zeytinyağına sürekli zam gelmesi stokçuluğun artması da neden hedefleniyor, sosyal ilgili kapsamlı yüzlerce yorum yapıldı. Tüketiciler bu işletim sisteminin safsızlık olduğunu belirterek Twitter’da için döktü.
İşte o paylaşımlardan bazıları:
